Oksitosin Hormonu Üreten Genlerin Eksikliği ve Depresyon İlişkisi Her on kadından birinin doğum öncesi veya sonrasında depresyondan etkilendiği gerçeği uzmanlar tarafından doğrulandı. Ancak ABD ve İngiltere’deki araştırmacılar, etkilenen kadınlarda vücudun oksitosin hormonu üretmesini sağlayan genlerin eksik olabileceğini keşfettiler. Oksitosin Hormonu ve Bağlanma Duyguları Oksitosin, “sarılma hormonu” olarak da bilinir ve doğum sırasında, emzirme sırasında ve…
Her on kadından birinin doğum öncesi veya sonrasında depresyondan etkilendiği gerçeği uzmanlar tarafından doğrulandı. Ancak ABD ve İngiltere’deki araştırmacılar, etkilenen kadınlarda vücudun oksitosin hormonu üretmesini sağlayan genlerin eksik olabileceğini keşfettiler.
Oksitosin, “sarılma hormonu” olarak da bilinir ve doğum sırasında, emzirme sırasında ve sarılmaya yanıt olarak salgılanarak bağlanma duygularının uyarılmasına yardımcı olur. Yeterli miktarda olmadığında, yeni anneler bebekleriyle bağ kurmakta zorlanabilir ve bu durum depresyona yol açabilir.
Uzmanlar, depresyon semptomlarıyla mücadelede yeni oksitosin ilaçlarının geliştirilmesinin önemli bir adım olabileceğini belirtiyor. Bu keşif, doğum sonrası depresyonun biyolojik temellerini anlamada büyük bir ilerleme olarak değerlendiriliyor.
Cambridge Üniversitesi ve Baylor Tıp Fakültesi’nden araştırmacılar, farklı ailelerden gelen çocukların genlerini inceleyerek, depresyon semptomlarını tetikleyen genetik faktörleri ortaya çıkardılar. Yapılan çalışmalar, oksitosin hormonunun üretimini artırarak depresyon belirtilerini azaltabilecek tedavilerin geliştirilebileceğini gösteriyor.
